6 Ağustos 2016 Cumartesi

Gezip Tozak #1 Kavala / YUNANİSTAN

Yunanistan gümrük kapısında 6 saat bekleyince (Rehberimizin özel günlerde -biz 19 Mayısta gitmiştik- Yunanistan'ın bazen bilerek beklettiğini söyledi ama gerçekten çok sırada vardı. Ayrıca gümrük kapısındaki Yunan memurlar gerçekten çok tatlıydı komşi geç geç diyorlardı.) gezi programı aksadı ve normalde saat 7 gibi Kavala'da olmamız gerekirken daha 11 gibi Kavala'nın girişinde (Bu arada Kavala yolu üzerinde Suriyeli mültecilerin kampları vardı ve durumları kötü gözüküyordu. O şartlar altında yaşamayı hiçbir insan hak etmez inanın.) bir kahvaltı salonunda durduk. Kahvaltı yaptıktan sonra isteyenler meşhur kavala kurabiyesi aldı sonra Kavala'ya doğru devam ettik. 6 saat gecikmeli tura  başlayınca Kavala'yı çok (hatta hiç) gezemedik. Ama gezdiğimiz kadarıyla anlatmak istiyorum.

Önce şehirde otobüsün içinden panoramik bir tur yaptık ve şehir hakkında bilgi aldık. (Şehir hakkında bilgi okumak istemeyenler için başına ve sonuna * koyduğum yerleri okumayabilirler.) *Kavala kuzey Yunanistan'ın iki önemli ticaret merkezinden biri. Şehirde en çok deniz ürünleri tüketiliyor ve satılıyor. Bunun yanı sıra kurabiyesiyle meşhur. * Kavala 1387 yılından 1912'ye kadar Osmanlı Devleti'nin bir parçasıydı bu yüzden şehirde birçok Osmanlı eseri mevcut. Bunlardan biri şehrin çoğu yerinden görülen büyük bir su kemeridir.

Bu su kemeri Kanuni Sultan Süleyman tarafından şehrin su ihtiyacını karşılamak için 1520-1566 yılları arasında yaptırılmış. Mimar Sinan imzası taşıyan bu eserin altından su geçmesi gerekirken günümüzde arabalar geçmektedir. (Fotoğraf otobüsün içinden çekildiği için kayık ve eğri üzgünüm.) Kavala su kemeri inşaat halindeyken İbrahim Paşa da Kavala'yı sık ziyaret etmiş hatta bir de camii yaptırmış.






Otobüsün içinden panoramik şehir turundan sonra bizi sahil kenarında indirdiler ve şehri gezmemiz için sadece on dakikamızın olduğunu söylediler. Bizde koşarak İbrahim Paşa'nın yaptırığı camiye gittik.


(Fotoğraf Aziz Nikola Kilisesi yani eski İbrahim Paşa Camisinden)

1530 yılında Pargalı İbrahim Paşa tarafından yaptırılan bu cami Kavala Osmanlı egemenliğinden çıktıktan sonra 1926 yılında minaresi kısaltılıp çan kulesine dönüştürülmüş, önüne de Hristiyan moazikler eklenmiş ve kiliseye çevrilmiş. Adı da Aziz Nikola Kililesi olarak değiştirilmiş.

 

(Üstteki fotoğraflar: Kiliseyi gezdikten sonra otobüsümüze gitmek için yürürken durdum ve önümü, arkamı çektim. Arkamda su kemeri önümde sahil vardı.)

 (Fotoğraflar Kavala şehrinin sahilinden)



Kavala çok güzel bir sahil kenti gerçekten daha çok gezmek isterdik fakat zaman şanssızlığı yaşadık maalesef.  Ama eğer giderseniz ve iyice gezmek isterseniz Tütün Müzesini, Arkeoloji Müzesini, Kavala'lı Mehmet Ali Paşa'nın Evini, Filippi Amfi Tiyatrosunu, Bizans Kalesini, İmaret'i gezmenizi öneririm.  Biz çok durmasakta kendimizi ege bölgemizde bir sahil kentimizde gibi hissettik.













Çok fazla bir şey anlatamasam da okuduğunuz için teşekkürler. Sevgiyle kalın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder